Tarihçemiz

 

 








Kuruluş tarihimiz: 14 Haziran 1925 Renklerimiz: Sarı-Kırmızı Kurucularımız: Nebil Bey, Kenan Bey, Orhan Bey, Muammer Bey, Nusret Bey, Naci Bey, Hoca Ahmet Bey, Fahri Bey, Fehmi Simsaroğlu. Branşlarımız: Futbol, yelken , basketbol, voleybol, yüzme, sutopu, güreş, masa tenisi, dağcılık, boks. Futboldaki Derecelerimiz: Göztepe'miz; 1926 - 1953 yılları arasında 11 kez İzmir Lig, 3 kez İzmir Şilt, 1938 Ege, 1950 Türkiye, 1962-63 Federasyon Kupası, 1967, 1969, 1976, 1978, 1990, 2002 TSYD İzmir, 1968-69 ve 1969-70 Türkiye Kupası, 1969-70 Cumhurbaşkanlığı Kupası, 1977-78, 1980-81, 1999-2000 ve 2000-2001 2. Lig şampiyonlukları kazandı. 1964-1972 yılları arasında Avrupa kupalarında ülkemizi başarıyla temsil eden Göztepe'miz, 1967-68 sezonunda çeyrek , 1968-69 sezonunda yarı finale yükselebilen ilk Türk takımı olma onuruna ulaştı. Sarı-kırmızılı ekibimiz 1987-88 sezonunda da, grubunda en centilmen takım seçildi. Unutulan Şampiyonluk Göztepe, 1941-42-43-45 ve 49 yıllarında İzmir şampiyonu oldu. 1949 yılında Türkiye Şampiyonası'na katılmaya hak kazandı ve önce Gençlerbirliği'ni, ardından Beşiktaş'ı eleyerek ilk şampiyonluk kupasını müzemize taşıdı. İstanbul egemenliği ile adeta tek başına savaşan Göztepe, 1949-50 sezonunda da Türkiye şampiyonluğunu kazandı. Bu kupa müzemizde ve bu konudaki en sağlam belge O zamanın kadrosunda oynayan birkaç futbolcu, kulüpteki tutanaklardan aldığımız sonuçlar ile şampiyonluğu biliyoruz ama kim oynadı, nasıl oldu ve o atmosfer nasıldı ? İşte cevap bulamadığımız sorular bunlar. Ama birçok kişinin bilmediği bu Türkiye şampiyonluğunu birkaç kişinin ağzından ve notlardan sizlere iletmeye çalışacağız. Tarih 1 Haziran 1950 Cumartesi Rakibimiz Gençlerbirliği ve Gençlerbirliği kendi sahasında bizi 1-0 yeniyor. 3 Haziran 1950, Rakibimiz bu kez Beşiktaş. Beşiktaş'ı bu kez aynı skor ile biz yeniyoruz: 1-0. Ardından yeniden final şansı için 7 Haziran 'da Gençlerbirliği ile oynuyoruz. İzmir 'deki bu rövanşta takımımız rakip kaleye 4 gol atıyor, bir gol yiyiyor 4-1. Ve dev final Beşiktaş ile Göztepe'nin. Tarih 10 Haziran 1950, Yenen takım şampiyon olacak. Beşiktaş'ı bu kez 1-0 ile geçip, Türkiye Amatör Takımlar Şampiyonu oluyoruz. Bu şampiyonluk ile Türkiye'nin en büyüğü olma şerefine sahip oluyoruz. O günlerden, bu günlere kalan tek tarihi belgemiz kupamız ve o kadroda görev yapan Mithat Bahar. Mithat Bahar, aradan geçen 41 yıllık süreç içinde o coşkudan, o mutluluktan bize kısa pasajlar veriyor; " Çok iyi hatırlamıyorum, ama çok coşkulu bir gündü. Ankara 'da ve İstanbul 'da aldığımız galibiyetler sonrasında öylesine umutlanmıştik ki, İzmir'deki finalde Beşiktaş'a kök söktürdük ve onları yenerek büyük bir zafere imza attık. İşte o zaman Göztepe'nin ne kadar büyük bir takım olduğunu Türkiye'ye ispatladık. öyle bir Beşiktaş'ti ki yendiğimiz Beşiktaş, İstanbul şampiyonu olmus, Amerika 'yı 5-0 yenmış ve Avrupa Kupası'nda çeyrek finale kadar yükselmiş bir takımdı. Göztepe'nin Avrupa'da da başarılı olabileceğinin sinyallerini o zamanlardan vermiştik ve o ruhu camiamıza aşılamıştık. Ardından Göztepe aldığı şampiyonluklar ve Avrupa sahalarındaki başarıları ile bize o günkü sevinci ve şampiyonluğu unutturdu. Bu başarıları Göztepe'den yine beklemek hakkımızdır. Göztepe - Karşıyaka maçı, milli maçlarda bile görülmeyen sayıda seyirci topladı. 8 milyon 654 bin lira hasılat sağlandı.. İkinci ligde Dünya rekoru Karşıyaka ve Göztepe'nin büyük mücadelesi kendi aralarında oynadıkları maçta çözülmedi. Golsüz berabere biten maçtan sonra değişen bir şey olmadı. Karsıyaka 1 puanlık farkla liderliğini korudu, Göztepe takibini sürdürdü. Puan farkı gibi bir avantaja sahip Karşıyaka, son maçını Bandırmaspor'la deplasmanda oynamak gibi bir dezavantaja sahip. Göztepe ise, son maçını İzmir'de Balıkesirspor 'la oynayacak. Sar ı-kırmızılılar, bu maçı kazandıkları takdirde, şampiyon olabilmek için Karşıyaka'nın Bandırma'da bir veya iki puan bırakmasını bekleyecekler. Kimin şampiyon olacağı konusunda bir fikir yürütmek mümkün değil. Bir top ve 80.000 aşık... Maçtan önce yapılan tahminler, Atatürk Stadı'nı 80.000 seyircinin dolduracağını hiç de ihtimal vermiyordu. En iyimser tahminlerde bile biletli 45 bin civarında seyirci bekleniyordu. Ancak, stadda umulanın çok üstünde, muhtesem bir tablo oluştu... Biletli olarak giren 60.015 kisi, gişelere toplam 8.645.700 bıraktılar... Bu rakamlar Türkiye liglerinde kırılması güç yeni bir rekor kazandırdı. (16.05.1981) Başarılarımız Göztepe'nin Türkiye liglerinin dördüncü büyüğü olduğunu biliyor muydunuz? Evet, Göztepemiz Türkiye 1 ve 2. liglerinde topladığı puanlar ve attığı gollerle Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş kulüplerinin arkasından dördüncü sırada bulunuyor. Türkiye 1. liginde 21 yıl, 2.ligde 12 yıl mücadele veren kulübümüz 7 kez 2. lig 'de ikincilik, 1 kez üçüncülük ve 4 defa da şampiyonluk kazandı. Cumhurbaşkanlığı, Türkiye ve TSYD Kupası gibi önemli kupaları müzesinde bulunduran kulübümüz 1. lig'de dört kez 4.lük, 1 kez de üçüncülük aldı. Kulübümüz liglerde gösterdiği bu başarılı ve istikrarlı grafikle bugüne kadar 1368 puan topladı. Ligin diger İzmirlisi Altay'ın puanı ise 1299. Eskişehirspor'un 1224, Trabzonspor 'un 1220, Bursaspor'un 1100 puani bulunuyor. Liglerdeki diğer İzmir kulübü Karşıyaka ise 960 ile 10. sırada bulunuyor. Türkiye 1. liginde, en görkemli sezon 1970-71 sezonuydu. Bu sezonda Göztepe, Galatasaray ve Fenerbahçe'nin ardından üçüncü olarak büyük bir basarıya imza atti. Ancak, 1980-81 sezonundan beri bir türlü 1. lige çıkamayan kulübümüz bazen averajla, bazen haksızlıklarla bazen politik oyunlarla bazen de yanlış transferleri yüzünden 1. lige çıkmayı başaramadı. Yinede, Türkiye liglerinden en fazla puan toplayan dördüncü büyük takım olma başarısını kazandı. Türkiye 1. liginde ise takımımız 21 yıllık bir sezon geçirdi. Ve sadece 1. lig 'de topladığı puanlar ile 9. sıraya yerleşti. Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Altay, Ankaragücü, Bursaspor, Trabzonspor ve Eskişehirspor'un ardından 8. sıraya girmeyi başaran Göztepe'nin 1. lig'de ki puanı ise 656. Türkiye 1. ligin'de yaptığı 678 karşılaşmada 214 galibiyet, 226 beraberlik alan sarı-kırmızılı ekibimiz 236 mağlubiyet aldı. Bu karşılaşmalarda 686 gol atan ekibimiz kalesinde de 718 gol gördü. Her yıl olduğu gibi bu yılda hedef şampıyonluk. Camiası, futbolcusu, taraftarı ve yönetimi ile bıkmadan usanmadan şampiyonluğa ulaşmak için kolları sıvayan Göztepemiz yoluna emin adımlar ile devam etmenin hesaplarını yapıyor. Karşıyaka ile olan ezeli rekabetimizde en fazla seyirci rekorumuzu da, 1980-81 sezonunda 80 bin seyirci ile kırdık. O muhteşem karşılaşma Dünya tarihine 2. lig'de oynanan en fazla seyircili karşılaşma olarak geçerken Erkan Velioğlu yönetimindeki Göztepe sahadan 0-0 berabere ayrılmıştı. Rakimimiz ise bu maç sonrasında şampiyonluk turu bile atmıştı, ancak daha sonra şampiyon olan taraf biz olduk. DÜNDEN BUGÜNE GÖZTEPE TARİHİ Izmir'in futbolla tanışması yüzyılın başlarına rastıiyor. Türkiye'de futbolun oynandığı ilk şehirdir İzmir. Kentte sosyal yaşam, sanayi ve ticaret gibi, fubol da yabancıların egemenliğindedir. Dönemin maçları Apollon, Pelops, Evangelidis, Midilli gibi Yunan-İngiliz-Ermeni karışımı takımlarla yapılmaktadır. İzmir'in ilk spor kulübü olarak Karşıyaka 1912'de kurulur. 1914'te onu Altay izler... Altay futbolda, kısa sürede kentin en başarılı takımı haline gelir. Fakat başarı çekişmeleri de beraberinde getirir. 1923'teki Ankara seyahati sonrası Dönertaş grubunun ayrılmasiyla Altınordu kurulur. Ama huzursuzluk sona ermez. 1925'te bu kez Aydın'a giden kafilede, tren yolculuğu sırasında tartışma çıkar. Aslında o seyahatten önce de, Altay'da Alsancaklılarla, Kokaryalılar'in (Güzelyalı) arası açıktır. Trende tartışılan olayın ne olduğu hala bilinmez ama iki grubun taraftarlarının birbiri oyuncuları aleyhine yapilan tezahürattan bu kavganın çıktığı söylenir. Sonuçta Nebil ve Vefat kardeslerle, Ferit Simsaroglu, Necati, Ferit, Nüzhet ve Muzaffer beyler, yeni bir kulüp kurma fikrini benimserler. Gayriresmi olarak bugünkü Göztepe'nin temeli böylece atılmış olur. 14.06.1925'te yapilan ilk kongrede Göztepe'nin fahri başkanlığına o günün valisi Kazım Dirik seçilir. İdare heyetinde ise şu isimler bulunmaktadir: Simsar Fehmi (Simsaroglu) Başkan, Turan Dirik 2. Başkan, Mühendis Aziz, Mustafa, Murteza, Serif ve Alaettin Beyler, Ahmet Özgirgin (Genel Kaptan), Adil Burgöz (Denizcilik Subesi). Mithatpasa Caddesi 1091 numarada, bir yöneticiye ait yillarca "kampevi" olarak kullanılan binaya yerlesen kulüp, 10 Mart 1966'da 1170 numaradaki Denizcilik Lokali'ne (bugünkü kulüp binasi) taşınacaktır. Kuruluş kongresinde kulübün adının, semtin adı olan GÖZTEPE, renklerinin SARI KIRMIZI, formasının çubuklu olması karara bağlanır. Fuat Göztepe efsanesi Başlangıçta hayli dar olan kadro, daha sonra diğer küskünlerin de katılmasiyla güçlenir. Altay'dan Göztepe'ye katılan son oyuncu, yine Alsancaklılarla anlaşamayan Fuat Göztepe'dir. Okulda baslayan futbol hayatına Altay'ın üçüncü takımında devam eden Fuat Göztepe, bir maçta Dominico isimli Rum futbolcunun kendi yerine oynatılmasını hazmedemez ve 1931'de Göztepe'ye geçer. Göztepe bu tarihte federe olmuştur. Fuat Göztepe o dönemde, senede sadece bir veya iki kez yapılan milli maçlarda, toplam 5 kez A Milli Takım formasını giyer. Yunanistan'in Enonis takımının 4-3 mağlup edildigi maçta 4 golü de atarak destan yazar. İzmir mahalli kümesindeki ilk maçlarini, 1926 yılında Altay, Bayraklı ve Hilalspor'un katıldiğı Beyaz Grup'ta oynayan Göztepe, 1937 yılında bir emrivaki ile karşı karşıya kalır. Dönemin Valisi Fazil Güleç, yakın semtlerdeki kulüpleri birleştirme karari almıştir. Göztepe'yi, emir verip, "Doganspor" adi altında İzmirspor ile birleştirir. Aynı dönemde Altınordu, Altay ve Buca "Üçok", Karşıyaka ve Bornova da "Yamanlar" adıyla birleştirilir. Birleşme önerisi kulüpler tarafindan pek hoş karşılanmamıştır, ancak Vali Güleç "Birleşmeyeni kapatırım" tehdidini savurunca başka çare kalmamıştır. Ne var ki birlesen İzmir kulüpleri, Güleç'in Balikesir'e tayini çıkınca ayrılıp yeniden eski isimlerini alırlar. Ilk yıllar, yeni kulüp olmanın yokluk ve sancıları aradında pek parlak geçmez. Öyleki Göztepe Mahalli Lig'deki ilk şampiyonluğunu İzmirsporla birleştikten sonra Doganspor adıyla lige katıldığı 1937 yılında kazanır. Yani kurulduktan tam 12 yil sonra... 1941-1944 yılları arasında kendi adıyla üç şampiyonluk daha kazanan Göztepe, artık ulusal düzeyde de oldukça başarılı maçlar çıkarmaktadır. 1948'de Yunan şampiyonu Apollon'u yenip Göztepe'ye kupa kazandıran ekipte Mustafa Orçunos ile birlikte Seracettin, Mehmet Öktem, Nezihi, Arap Alaattin, Semihi ve Muhsin Avlar gibi önemli futbolcular da vardir. Yıl 1950... İstanbul şampiyonu Beşiktaş, Ankara şampiyonu Gençlerbirliği, İzmir sampiyonu Göztepe ile grup şampiyonu İzmit Kağıtspor Türkiye Şampiyonluğu için karşılaşmaktadır. Göztepe Gençlerbirligi'ni 4-1, Kağıtspor'u 3-0, Beşiktaş'i da 1-0 yenerek Türkiye şampiyonluğu kupasını İzmir'e kazandıran ilk takım olur. Sedat Çaglayan'in oynadigi 50'li yıllarda Seracettin Kırklar'ı, Sağbek Sümer'i, Kaleci Erdogan Akin'ı ve diğer kahramanlariyla Göztepe, 1952-53'te yeniden İzmir şampiyonu olur. Bu arada profesyonellik resmen başlamıştır. Mücadele önce mahalli profesyonel ligde sonra milli lig düzeyinde yapılmaktadir. İzmir ekipleri İstanbul maçlarına Bandırma'ya kadar tren, sonra vapurla, Ankara maçlarına da trenle, birlikte gitmektedirler. Çünkü cumartesi ve Pazar günleri iki maç oynanmaktadir. Bu dönemin Göztepe'si Istanbul'da, zaman zaman Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş'a karşı galibiyetler alabilmekte ve parlak geleceğin işaretlerini vermektedir. İzmir'in köklü ailelerinden ikisi, Göztepe Kulübünün gelisimine önemli katkilarda bulundu. Bunlar "Filibeli" ve "Süvari" aileleridir. Türkiye'de profesyonellige geçisin yasandigi 40'larin sonuyla 50'lerin basinda Izmir Ticaret Odasi'nin unutulmaz eski baskanlarindan Sevket Filibeli Göztepe baskaniydi. 1950 sampiyonlugu onun yönetiminde kazanildi. Sevket Filibeli Ticaret Odasi Baskani seçilince, iki isi birlikte yürütemeyecegi düsüncesiyle Göztepe Baskanligini genel müdürü ve is ortagi Sabahattin Süvari'ye devretti . Sabahattin Süvari de çok uzun süre baskanlik yaparak Efsane Takim'in olusmasina ve zaferlerine büyük katkida bulundu. Kardesi Adnan Süvari de harika takimin basarilarina teknik adam olarak imza atti. Abbas Göçmen Göztepe tarihinin, hatta Türk futbol tarihinin en önemli "kurt"larindan biridir. Kurt sözcügü Ingilizler tarafindan futbolda genç yeteneleri kesfedenler için kullanilir. Abbas Hoca Göztepe bu alanda inanilmaz derecede büyük hizmet vermistir. Efsane takimdaki futbolcularin hemen hemen hepsini o kesfetmistir. Göztepe ilk profesyonel futbolcusu Koca Kaptan Gürsel Aksel'in agabeyi Güler Aksel olur. Imzayi attiginda henüz 20 yasinda olan Güler Aksel, Manisa Gençlik'ten Göztepe'mize transfer olmustur. 6 yillik profesyonel futbol hayatinin tümü Göztepe'mizde geçer. Zeki Çirpici Göztepe tarihinin en uzun süreyle yöneticilik yapmis kisisidir. Efsane Takim'in kurulmasinda ve yasatilmasinda çok ama çok büyük payi vardir. Rahmetli Gürsel Aksel, agabeyi Güler, Fikri Bayril ve Haluk 1000'er liraya transfer edilir. Zeki Çirpici, B. Mehmet'i ordu karmasi maçlarindan seyredip begenir. Fevzi Zemzem Iskenderunludur. Asker oldugundan Havagücü'nde oynuyordur. Nevzat, Karantina ile oynanan özel maçta kesfedilir. Halil Kiraz, Kaleci Ali Artuner ve Sedat Çaglayan'in yetismesinde Abbas Hoca'nin katkilari büyüktür. Ceyhan Yazar, Mehmet Iskal, Çaglayan Derebasi ve Nihat Yayöz'ü de o kesfetmistir. Göztepe'nin sanli tarihi büyük basarilarla dolu. GözGöz'ün özellikle 1960'li yillardaki büyük zaferlerde imzasi var. O yillari yasayanlar basarinin sirrini, "sevgi-saygi, dayanisma ve sir vermeme" olarak özetliyorlar. Bu anlayisla gelen basarilar Göztepe sevgisini Izmir ve Ege sinirlarini asip tüm ülkeye, hatta tüm dünyaya, Türkler'in yasadigi her yere ulastirir. Göztepe 1964'ten 1971'e kadar, 5 kez Fuar Sehirleri (simdiki UEFA), 2 kez de Kupa Galipleri olmak üzere tam 7 kez Avrupa kupalarinda mücadele eder. Oynadigi 30 maçta, 10 galibiyet, 2 beraberlik, 18 yenilgi alir. Attigi 37 gole karsilik 48 gol yer. Göztepe Avrupa'daki ilk yillarinda deneyimizdir. 1964-65'te Göztepe'miz Romen Petrolül'e elenir. Ikinci yil 1860 Münih faciasi yasanir. Izmir'de 2-1 galip gelen GözGöz Münih'te sefilleri oynar ve elenir. Giderek deneyim kazanan Göztepe, Anwers'le baslayan zaferlere imza atar. Bu yillarin en büyük zaferi kuskusuz Izmir'de Atletico Madrid'e karsi yasanmistir. 1967-68 Fuar Sehirleri 2. Turundaki o maçin bir numarali kahramani "Bombaci" Halil Kiraz o gün 3-0 kazandiklari maçta biri penaltidan iki gol atmisti. Attigi penalti golü ise kalecinin bakislari arasinda aglari yirtmisti. Göztepe Atletico Madrid'i eler ama bir tur sonra Yugoslav Voyvodino'ya elenir. GözGöz 1968-69 sezonunda kupanin en güçlü takimi olarak nitelendirilen OFK Beograd'la yaptigi ilk maçta 3-1 malup oldu. Bu Göztepe'mizi ümitsizlige düsürür. Ancak GözGöz rövans maçini 2-0 kazanarak 4. tura çikar. Hamburg çekilince 5. tura yani yari finale yükselmeyi basarir. Fakat Macar Ujpest Dozsa karsisinda tutunamaz, 1-4 ve 4-0'lik yenilgilerle elenir. Göztepe 5 tur atlayarak 72 takim arasindan yari final hedefine ulasir. Ama yillar sonra Galatasaray 64 takimla 4 tur geçerek bu hedefe ulasir. Göztepe bunu tamami yerli futbolcularla gerçeklestirmistir... 1969-70'te ise Göztepe Kupa Galipleri'nde Galler'in Cardiff City takimiyla eslesti. Besiktas'in eski çalistiricisi Toschack bu takimda oynuyordu. Izmir'deki maçi Göztepe'miz 3-0 kazandi. Rövansta ise stat tiklim tiklim doluydu. Nasi olur da bir Türk takimi bizi yener diyen herkes oradaydi. Teknik Direktörümüz Adnan Süvari ilk defa o maçta adam adama markaj yaptirdi. Özer'i Toschack'in üstüne oynatti. Ali Artuner, 5-6 gol kurtarinca Göztepe cesaretlendi. Fakat 75. dakikada yedigi golle Cardiff maçi 1-0 kazandi, turu atlayan taraf ise GözGöz oldu. Göztepe bu dönemdeki basarilari sadece Avrupa Kupalari'nda degildir. GözGöz Türkiye Kupasini 1968-69 ve 69-70'te üst üste iki kez kazanir. Cumhurbaskanligi Kupasi'ni ilkinde Galatasaray'a karsi kaptirirlar ama, ikincisinde Fenerbahçe'yi Ankara'da 3-1 yenerek Izmir'e getirirler. Bu kupa Izmir'de ve Ege'de tek olarak kalir... Daha önce 5 yil kupaya uzanmaya çalisan Göztepe büyük bir hayal kirikligi yasamistir. 1966-67 finalinde 2-0 önde götürdügü maçta Altay'la 2-2 berabere kalip, kupayi kura sonucunda Altay'a kaptirmistir. Ama bu arada ligde de üç büyük denilen stanbullularin korkulu rüyasi olup, sampiyonlugu zorlamis ve üçüncülük basarisi göstermistir. Göztepe 1968-69 Kupa Finalinde Izmir'de Galatasaray ile yapilan maçi Ertan'in golüyle 1-0 kazanir. Istanbul'daki beraberlik de kupayi GözGöz 'ümüze getirir. Koca Kaptanimiz Gürsel Aksel sonraki yillarda bu finali söyle anlatir: "Istanbul'a ümitli gitmistik. Türkiye'nin en iyi futbol oynayan ekibi ünvanini koruyacak sekilde açik ve atak oyunu tercih etmistik. Ilk yariyi 23. dakikada yedigimiz golle 1-0 yenik bitirdik. 90 dakika da bu skorla kapandi. Uzatmalarda 91. dakikadan itibaren Galatasaray kalesine bir kabus gibi çöktük. 100. dakikada Nihat tek basina ataga kalkti. Ceza sahasina girdigi an bomba gibi bir vurusla topu aglara asti. Artik Istanbul seyircisi de Göztepeyi alkisliyordu. Maçin sonunda Antrenör Adnan Süvari ve altin golün kahramani Nihat omuzlardaydı." 1968-69 ve 1969-70 sezonlarinda basarinin zirvesine tirmanan Göztepe'de, rahmetli Adnan Süvari'nin futbolcularina asiri düskünlügü sonucu olusan tutuculugu, o günlerdeki yönetimin de buna seyirci kalisiyla, efsanevi kadroya taze kan verilmesi ihmale ugrar. Gerçi Özer Yurteri, Mehmet Türkkan (Fuji Mehmet) ve Ali Çaglar gibi gençler takima girmeyi basarmistir, ama üç kisi yeterli degildir. Efsanevi adamlar artik yaslanmistir. Göztepe'de basarili dönemlerin, Sabahattin Süvari baskanliginda, Zeki Çirpici, Ahmet Sevil, Muhittin Ekiz, Nuri Öz, Özdemir Boyar, Sakir Sözügür, Turan Atav ve Elhan Özgenel gibi agir toplardan olusan yönetimi artik yorulmustur. Görev yenilere devredilir. 1976-77'de Göztepe'ye oynanan oyunlarin da etkisiyle küme düsülünce, 77-78'de çikis için kollar sivanir. GözGöz 1. lide geri döner ama bir sonraki sezon yine kime düser. Düsüs dönemi baslamistir. Göztepe son 20 yilda bir çok badireler atlatir. Kimi zaman tek bir puanla, kimi zaman averajla sampiyonlugu kaçirir, gün gelir gol averajiyla 3. Lig kapisindan döner, kulübün anahtari valiye teslim edilmek istenir. GözGöz artik kendisiyle basbasa kalmistir. Yüzlerce yönetici ve teknik adamin görev yaptigi Göztepe'mizde istifalar, kadro disilar, parasizlik, huzursuzluklar, sevinç ve iskitrar abidesi GözGöz'ü istikrarsizlik ve dogal olarak basarisizliga sürükler. 3. Lig'e düsmekten son anda kurtulan Efsane Göztepe imdadina Yeni Asir yetisir. Bundan sonraki son 20 yilda da su gelismeler olur: 1981-82: Göztepe 2. Lig'i dördüncü sirada tamamladi. 1982-83: Denizlispor 46 puanla sampiyon olurken, GözGöz 36 puanla ligi 5. tamamladi. 1983-84: Eskisehir 49 puanla sampiyon, Göztepe 34 puanla 4. oldu. 1984-85: Son haftaya iki puan önde giren Kayseri, Adana beraberligi ile 40 puana ulasti ve sampiyon oldu. Göztepe Afyon ile 0-0 berabere kalarak 38 puanla 3.lük ile yetindi. 1985-86: Boluspor 52 puanla birinci, Göztepe 37 puanla besinci oldu. 1986-87: Karsiyaka 53 puanla 1. Lig'e çikarken, GözGöz 39 puanla ligi altinci tamamladi. 1987-88: Konyaspor 65 puanla sampiyon oldu, Göztepe 56 puanla besincilikte kaldi. 1988-89: Zeytinburnu 85 puanla ligi zirvede bitiriken, GözGöz 56 puanla besinci oldu. 1989-90: Göztepe'miz Aydinspor ile çekisti. Efeler 74 puan toplarken GözGöz 65 puanda kaldi. 1990-91: Son haftaya Altay 81, Göztepe 78 puanla girdi. Göztepe deplasmanda Gönen ile berabere kaldi, Altay ise deplasmanda Mugla'yi 2-1 yendi ve ipi gögüsledi. 1991-92: Karsiyaka 78 puanla birinci olurken, Göztepe 53 puanla 4. oldu. 1992-93: GözGöz Play-Off'a yükseldi, 18 maçta 13 puan topladi ve ligi 9. sirada tamamladi. 1993-94: Göztepe Klasman Grubu'nu 2. sirada tamamladi. Dardanel 55 puanla birinci oldu. 1994-95: Klasman Grubu'nda son haftaya 51 puanla giren Göztepe Salihli ile 0-0 berabere kaldi, Manisa'yi 4-0 yenen Buca ligi zirvede bitirdi. 1995-96: GözGöz'ümüz ikinci defa Play-Off'a kaldi. Dardanel ve Sariyer 1. Lig vizesi alirken, Göztepe'miz 22 puanla 7. oldu. 1996-97: Göztepe'miz 3. Lig'e düsme korkusu yasadi. GözGöz gibi 40 puani olan Mugla averajla 3. Lig'e düstü. 1997-98: Göztepe'miz sirketlestikten sonra toparlandi ama yine tehlike yasadi. Son haftalara diken üstünde giren GözGöz'ümüz Klasman Grubu'nu 42 puanla 4. tamamladi. 1998-99: Sirketlesme ile güçlenen Göztepe'miz, Play-Off'a girmeyi basardi. Elazig'a evinde 3-1 yenilen sari kirmizi ekibimiz Seker, Sariyer ve Vanspor'u yendi ama kendisi gibi 33 puan toplayan Denizlispor'a geçildi. Vanspor ve Denizlispor direk olarak 1. Lig'e çikmayi basardi, Göztepe'miz ise Antalya'da Ekstra Play-Off'larda Ankara, Batman ve Rizespor'u yenerek 18 yilliik hasrete son verdi. 1999-00: Göztepe'miz 18 yil sonra çiktigi 1. Lig'de ancak 23 puan toplayabildi ve ligin bitimine 6 hafta kala küme düstü. 2000-01: GözGöz'ümüz, Klasman Grubu'nda ligin bitimine üç hafta kala Play-Off'a çikisini garantiledi. Play-Off'ta oynadigi 18 maçta, 14 galibiyet, 2 berabrelik, 4 yenilgi aldi ve 38 puan toplayarak, 2. Lig Şampiyonu olarak Süper Lig'e bir yıl aradan sonra tekrar yükselir. 2001-02: Sarı-kırmızılı ekibimiz, Süper Lig'i 45 puanla 7. sırada tamamladı. UEFA Kupası'na oynama şansını 3 puanla Denizlispor'a kaptırdı. 2002-03: Göztepe 34 maçta topladığı 26 puanla ligi 17. sırada tamamlayınca, küme düşen üç kulüpten biri oldu. 2003-2004:Baştaki basiretsiz yönetim yüzünden 2.Lig A kategorisindende düştük. 2004-2005:Transfer yasakları gelen hacizler basiretsiz yönetimler yine işbaşındaydı.2.Lig B Kategorisine de veda ettik. 2005-2006:Üçüncü ligde ilk sezonu küme düşmeden atlattıksa da; 2006-2007 sezonunda malesef amatör kümeyi de gördük..
 
Tüm GözGözLü TarafTarLara HoşgeLdiniz DiyoRuz
 
Göztepe - İzmirspor 06.12.2008 13:30
Alsancak
Kahrolsun Pkk
 
 
Bugün 6 ziyaretçi (7 klik) kişi burdaydı!

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol